Ceza Hukukunda Hukuka Uygunluk Sebeplerinden Haklı Savunma

Tarafından gönderildi: admin Yorumlar: 0 2

HUKUKA UYGUNLUK SEBEPLERİ : HAKLI SAVUNMA

          Ceza hukuku; suç olarak nitelendirilen ve bu davranışlara yaptırımlar öngören normlar bütünü olarak tanımlanabilir. Çağdaş ceza hukukunun yaptırımları ‘cezalar’ ve ‘güvenlik tedbirleri ’dir. Suç, çağdaş ceza hukukunun temel kavramıdır. Bu kavram kanuna aykırı, tipe uygun ve kusurlu eylem olarak tanımlanabilir. Ancak bazı durumlarda eylem tipe uygun olduğu halde bazı nedenlerle hukuk düzenine aykırı değilse suç sayılmaz çünkü suç, maddi görünümünün yanı sıra manevi ve psikolojik bir yapıya da sahiptir.

          Hukuka uygunluk kavramını açıklamadan önce hukuka aykırılığın tanımını vermemiz gerekir. Genel ifade ile ‘hukuka aykırılık’ , hakların ihlali anlamına gelmektedir. Tipik eylemin hukuka aykırılığı ise; kanun koyucu tarafından insanların toplum halinde yaşamalarını sağlamak amacıyla öngörülen hukuk normunun ihlali demektir. Bu açıklamalar çerçevesinde hukuka aykırılığı ortadan kaldıran nedenlere ‘hukuka uygunluk nedenleri’ denir.

          Hukuka uygunluk nedenlerinden Haklı Savunma (Meşru Müdafaa) Türk Ceza Kanununun  25.maddesinde : ‘Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.’ belirtilmiştir. Haklı savunmanın hukuksal niteliği açısından bir değerlendirmek gerekirse eski bir geçmişe sahip olan ve doğal nitelikte bir hukuk kurumudur. Haklı savunma sınırları içerisinde gerçekleştirilen eylem hukuka uygundur ve herhangi bir sorumluluk doğurmaz. Bunun temel sebebi ise hukukun, hukuksal yararların ihlaline izin vermeyeceği düşüncesidir. Hukuk, özünde adaletsizliği önlemek ve hukuksal yararlara saldırıları yasaklamak amacını güder. Her insan varlığına yönelik saldırıyı önlemek için tepki gösterir ve hukuk bu doğal tepkiyi  dikkate almak zorundadır.

Haklı savunmanın söz konusu olması niçin belirli şartların somut olayda var olması gerekir. Bu şartlar; Saldırıya ilişkin şartlar ve Savunmaya ilişkin şartlar olmak üzere ikiye ayrılır.

1-Saldırıya İlişkin Koşullar

  • Öncelikle bir saldırının var olması gerekir. Bu saldırının amacı korunan bir yararı ihlal etmektir. Yani savunmanın meşru olabilmesi için hukuken korunan hakka karşı saldırı niteliğinde bir eylem gerekir.
  • Bu saldırının haksız olması gerekir. Hukuka uygun eylemlere karşı yapılan savunma eylemi meşru müdafaa kapsamına girmez.
  • Saldırının  kişiye ait bir hakka yönelik olması gerekir. TCK bu kapsamda haklar bakımından herhangi bir sınırlama getirmemiştir.
  • Haklı savunmanın söz konusu olması için saldırı ve savunmanın eş zamanlı olması gerekir. Saldırının sona erdiği durumda haklı savunmadan söz edilemez.

  2- Savunmaya İlişkin Koşullar

  •  Saldırıya uğrayan kimsenin başka türlü hareket etme şansının bulunmaması  gerekir. Buna savunmada zorunluluk bulunması koşulu denir. Savunmada zorunluluk bulunup bulunmadığı salt ve soyut biçimde değil , durum ve koşullara göre olayla bağlantılı olarak incelenmesi gerekir.
  • Savunma ve saldırı arasında uygun oran bulunması gerekir. Savunma hareketi ancak saldırıyı engelleyecek ölçüde olması gerekir. Savunma saldırıda buluna kişiye karşı yapılması gerekir.

3- Üçüncü Kişi Yararına Haklı Savunma

  • Haklı savunma, sadece savunmada bulunan kişinin saldırıya uğraması durumunda değil, saldırıya uğrayanın üçüncü kişi olması durumunda da söz konusudur. Bu durumda bir kimsenin haksız bir saldırıya karşı kendisini savunması ile üçüncü bir kişiyi savunması arasında ilkesel bir fark yoktur. TCK’nin 25/2. maddesi ‘…gerek kendisine gerek başkasına ait…’  diyerek bu durumun dayanağını oluşturmuştur.


HUKUKA UYGUNLUK NEDENLERİNDE SINIRIN AŞILMASI

         Hukuka uygunluk nedenlerinden her birinde görevin, savunmanın, korunmanın, sübjektif hakkın ve mağdurun rızasını sınır aşılırsa eylem hukuka aykırı sayılacaktır. (TCK md.27) Hukuka uygunluk nedenlerine sınır üç olasılıkta aşılabileceği belirtilmiştir: sınırın zorlayıcı nedenle aşılması, sınırın kasten aşılması ,sınırın taksirle aşılması.

  • Sınırın zorlayıcı nedenle aşılması durumunda fail hukuka uygunluk nedenlerinden tamamen faydalanır. TCK’nin 27/2.maddesi:‘meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku ve telaştan ileri gelmişse faile ceza verilmez.’
  • Sınırın kasten aşılması durumunda meydana gelen sonucun ilişkin olduğu suça ait ceza verilir ve cezada herhangi bir indirim yapılmaz.
  • Sınırın taksirle aşılması durumunda, fail hukuka uygunluk nedenlerinin sınırını özensiz davranışından dolayı aşmış ve   bu durumda kendisine işlediği suçun cezası verilecek ancak failin cezası TCK’nin 27/1. Maddesinde öngörüldüğü şekilde indirilecektir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir